سارة
رضى الله
تعالى عنها
76- Hz. Sare (r.a.)
أخبرنا
عمران بن بكار
قال ثنا علي
بن عياش قال
ثنا شعيب قال
حدثني أبو
الزناد مما
حدثه عبد الرحمن
الأعرج مما
ذكر أنه سمع
أبا هريرة يحدث
عن رسول الله
صلى الله عليه
وسلم قال هاجر
إبراهيم
بسارة فدخل
بها قرية فيها
ملك من الملوك
أو جبار من
الجبابرة
فقيل دخل
إبراهيم
الليلة
بامرأة هي أحسن
النساء فأرسل
إليه أن يا
إبراهيم من
هذه التي معك
قال أختي ثم
رجع إليها
فقال لا
تكذبيني قد
أخبرتهم أنك
أختي فوالله
إن على الأرض
مؤمن غيري
وغيرك فأرسل
إليه أن أرسل
بها فأرسل بها
إليه فقام
إليها فقامت
توضأ وتصلي
فقالت اللهم
إن كنت آمنت
بك وبرسولك
وأحصنت فرجي إلا
على زوجي فلا
تسلط علي هذا
الكافر فغط
حتى ركض برجله
قال عبد
الرحمن قال
أبو سلمة إن
أبا هريرة قال
قالت اللهم إن
يمت يقل هي قتلته
فأرسل ثم قام
إليها فقامت
توضأ وتصلي وتقول
اللهم إن كنت
آمنت بك
وبرسولك
وأحصنت فرجي
إلا على زوجي
فلا تسلط علي
هذا الكافر
فغط حتى ركض
برجله قال عبد
الرحمن قال
أبو سلمة إن
أبا هريرة قال
قالت اللهم إن
يمت يقال هي
قتلته فأرسل
في الثانية
وفي الثالثة
فقال والله ما
أرسلتم إلي
إلا شيطانا
ارجعوا إلى إبراهيم
وأعطوها آجر
فرجع إلى
إبراهيم
فقالت أشعرت
أن الله كبت
الكافر وأخدم
وليدة
[-: 8315 :-] Ebu Hureyre'nin
bildirdiğine göre Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu:
"İbrahim (a.s.) Sare ile hicret edip, bir kralın veya zorba'nın bulunduğu
bir şehre girince: ''Bu gece İbrahim bütün kadınlardan daha güzel bir kadınla
şehre girdi'' denildi. Bunun üzerine kral: ''Ey İbrahim! Seninle olan bu kadın
kimdir?'' diye haber gönderince Hz. İbrahim: ''Kız kardeşim'' cevabını verdi.
Sonra Sare'ye dönüp: ''Beni yalanlama. Onlara kızkardeşim olduğunu söyledim.
ValIahi! Yeryüzünde benden ve senden başka mümin yoktur'' dedi. Kral Hz.
İbrahim'e: ''Onu bana gönder'' diye haber gönderince, Hz. İbrahim Sare'yi ona
gönderdi. Kral Sare'ye yaklaşınca, Sare abdest alıp namaz kılarak: ''Allahım!
Eğer Sana ve Peygamberine iman ettiysem, kadınlığımı kocamdan başkasına karşı
koruduysam (ki şu ana kadar böyleydim) benim üzerime şu kafiri musallat etme''
diye dua etti. Kral'ın nefesi boğuldu; ayağıyla yere vurarak çırpınmaya
başladz."
Abdurrahman, Ebu
Seleme'den, Ebu Hureyre'nin şöyle dediğini bildirir: Sare: "Allahım! Eğer
bu ölürse, onu bu kadın öldürdü denilir" deyince kral rahatladı. Sonra
tekrar Sare'ye yaklaşmak isteyince kalkıp abdest alarak namaz kılıp: ''Ailahım!
Eğer Sana ve Peygamberine iman ettiysem, kadınlığımı kocamdan başkasına karşı
koruduysam (ki şu ana kadar böyleydim) benim üzerime şu kafiri musallat etme''
diye dua etti. Kral'ın nefesi yine boğuldu; ayağıyla yere vurarak çırpınmaya
başladı.
Abdurrahman, Ebu
Seleme'den, Ebu Hureyre'nin şöyle dediğini bildirir: Sare: ''Ailahım! Eğer bu
ölürse, onu bu kadın öldürdü denilir'' deyince kral yine rahatladı. Üçüncü defa
da aynı şey olunca kral: ''Vailahi! Siz bana şeytan göndermişsiniz. Bu kadını
ibrahim'e gönderiniz. Hacer'i de Sare'ye veriniz" dedi. Bunun üzerine Sare
Hz. ibrahim'in yanına gelerek ona (olayı anlattı) ve: ''Anladın mı? Allah
kafiri zelil etti; bana bir cariyeyi de hizmetçi verdi" dedi.
Tuhfe: 13780
Diğer tahric: Buhari
(2217,2635,6950); Tirmizı (3166); Ahmed, Müsned (9241).
أخبرنا واصل
بن عبد الأعلى
قال أنا أبو
أسامة عن هشام
عن محمد بن
سيرين عن أبي
هريرة أن رسول
الله صلى الله
عليه وسلم قال
إن إبراهيم لم
يكذب إلا في
ثلاث ثنتين في
ذات الله قوله
إني سقيم
وقوله { بل
فعله كبيرهم
هذا } قال
وبينما هو
يسير في أرض
جبار من
الجبابرة إذ
نزل منزلا فأتى
الجبار رجل
فقال إنه قد
نزل ها هنا في
أرضك رجل معه
امرأة من أحسن
الناس فأرسل
إليه فقال ما
هذه المرأة
منك قال هي
أختي قال اذهب
فأرسل لها قال
فانطلق إلى
سارة فقال لها
إن هذا الجبار
سألني عنك
فأخبرته أنك
أختي فلا
تكذبيني عنده
فإنك أختي في
كتاب الله عز
وجل وإنه ليس
في الأرض مسلم
غيري وغيرك
فانطلق بها
وقام إبراهيم
يصلي فلما
دخلت عليه
فرآها أهوى
إليها
فتناولها
فأخذ أخذا
شديدا فقال ادع
الله لي ولا
أضرك فدعت له
فأرسل فأهوى
إليها
فتناولها
فأخذ بمثلها
أو أشد منها
ثم فعل ذلك
الثالثة فأخذ
فذكر مثل
المرتين الأوليين
وكف فقال ادع
الله لي ولا
أضرك فدعت له
فأرسل ثم دعا
أدنى حجابه
فقال إنك لم
تأتني بإنسان
ولكنك أتيتني
بشيطان
أخرجها واعط
هاجر قال
فخرجت وأعطيت
هاجر فأقبلت
فلما أحس إبراهيم
بمجيئها
انفتل من
صلاته فقال
مهيم فقالت قد
كفى الله كيد
الكافر
وأخدمني هاجر
وقفه عبد الله
بن عمرو
[-: 8316 :-] Ebu Hureyre, Resulullah
(sallallahu aleyhi ve sellem)'in şöyle buyurduğunu nakleder: "Hz. İbrahım
sadece üç yerde yalan söylemiştir. İkisi Allah'ın zatına aittir: Biri: ''Ben
hastayım ... '' (Saffat Sur. 89) diğeri ise: ''Belki onu şu büyükleri yapmıştır
... '' (Enbiya Sur. 69) ayetinde geçmektedir. Üçüncüsü ise: Zorbalardan birinin
yurdunda giderken bir yerde konakladı. Bir adam zorbaya gidip: ''Şurada
yurdunuzda yanında insanların en güzeli olan bir kadının bulunduğu bir kişi
konakladı'' deyince, zorba Hz. İbrahim'e: ''Bu kadın neyin olur?'' diye sordu.
Hz. İbrahim: ''Kız kardeşimdir'' cevabını verince, zorba: ''Git ve onu bana
gönder'' dedi. Hz. İbrahim Sare'ye gelip: ''Bu zorba, bana seni sordu. Ben
kendisine kız kardeşim olduğunu söyledim. Beni adamın yanında yalancı çıkarma.
Allah'ın Kitab'ına göre sen benim kız kardeşimsin. (Çünkü) yeryüzünde benden ve
senden başka Müslüman yoktur'' dedi. Hz. İbrahim onu gönderip namaza durdu.
Sare zorbanın yanına girince adam Sare'yi görüp onu beğenerek elini uzattı.
Bunun üzerine eli şiddetli bir şekilde tutuldu ve: ''Benim için Allah'a dua
edersen sana zarar vermem'' dedi. Sare ona dua edince serbest bırakıldı ve bir
daha ona yönelip el uzatmak istedi. Eli yine daha fazla tutulunca (yine
Sare'den dua etmesini istedi) serbest bırakılınca üçüncü defa ona yönelip el
uzatmak istedi. Yine eli tutuldu ve Sare'ye: ''Benim için Allah'a dua edersen
sana zarar vermem'' dedi. Sare ona dua edince serbest bırakıldı. Sonra kapıdaki
nöbetçisini çağırarak: ''Sen bana insan değil, bir şeytan getirmişsin. Bunu
yanımdan çıkar ve Hacer'i ona ver'' dedi. Sare zorbanın yanından çıktı ve
kendisine Hacer verildi. Hz. İbrahım geldiğini hissedince namazını bırakıp:
''Ne oldu?'' diye. sordu. Sare: ''Allah, kafirin yapmak istediğine engel oldu
ve Hacer'i hizmetime verdi'' cevabını verdi."
Tuhfe: 14564
Diğer tahric: Buhari
(3357, 3358, 5084); Müslim (2371); İbn Hibban (5737).
أخبرنا
سليمان بن سلم
قال أنا النضر
قال أنا بن
عون عن بن
سيرين عن أبي
هريرة قال لم
يكذب إبراهيم
عليه السلام
قط إلا ثلاث
كذبات ثنتان في
ذات الله {
فنظر نظرة في
النجوم فقال
إني سقيم }
وقوله في سورة
الأنبياء { بل
فعله كبيرهم
هذا } قال وأتى
على ملك من
بعض الملوك
ومعه امرأة
فسأله عنها
فأخبره أنها
أخته قال قل
لها تأتيني أو
مرها أن
تأتيني فأتاها
فقال لها إن
هذا قد سألني
عنك وإني
أخبرته أنك
أختي وإنك
أختي في كتاب
الله عز وجل
وإنه ليس على
الأرض مؤمن
ولا مؤمنة
غيري وغيرك
وإنه قد أمرك
أن تأتيه قال
فأتت فنظر إليها
فضغط فقال ادع
لي ولك أن لا
أعود قال فخلي
عنه فعاد قال
فضغط مثلها أو
أشد قال ادع
لي ولك ألا
أعود قال فخلى
عنه فأمر لها
بطعام وأخدمها
جارية يقال
لها هاجر فلما
أتت إبراهيم
قال مهيم
فقالت كفى
الله كيد
الكافر الفاجر
وأخدم جارية
قال أبو هريرة
تلك أمكم يا
بني ماء
السماء ومد
بها بن عون
صوته
[-: 8317 :-] Ebu Hureyre der ki:
"Hz. ibrahım sadece üç yerde ya/an söylemiştir. ikisi Allah'ın zatına
aittir: Biri: "Bunun üzerine ıbrahim yıldızlara şöyle bir baktı. Ben
hastayım dedi" (Saffat Sur. 88- 89) diğeri ise: "Belki onu şu
büyükleri yapmıştır ... " (Enbiya Sur. 69) ayetinde geçmektedir. Üçüncüsü
ise: Krallardan birinin yanına hanımıyla beraber gidince, kral, kadının kim
olduğunu sordu. Hz. ibrahim, onun kız kardeşi olduğunu söyleyince, kral:
"Yanıma gelmesini söyle veya emret" dedi. Hz. ibrahım hanımının
yanına gelip: "Bu, bana seni sorunca, senin kız kardeşim olduğunu
söyledim. Allah'ın Kitab'ına göre sen benim kız kardeşimsin ve yeryüzünde
benden ve senden başka iman eden yoktur. Kral yanına gitmeni emretti"
dedi. Sare yanına gidip kral ona bakınca kendisini bir sıkıntı bastı. Bunun
üzerine: "Benim için Allah'a dua edersen sana bir daha yaklaşmam"
deyince Sare onun için dua etti ama, kral yine ona yaklaşmak isteyince kendisini
aynı sıkıntı veya daha şiddetlisi bastı ve:
"Benim için Allah'a
dua edersen sana bir daha yaklaşmam" dedi. Kral serbest bırakılınca
Sare'ye yemek getirilmesini emredip kendisine Hacer adında bir cariye verdi.
Hz. ibrahım'in yanına gidince: "Ne oldu?" diye sordu. Sare:
"Allah Kafir ve facirin yapmak istediğine engel oldu ve Hacer'i hizmetime
verdi" cevabını verdi. Ebu Hureyre ekledi: "işte o sizin annenizdir
ey gökten inen suyun çocukları" dedi. (Ravi) İbn-i Avn bunu yüksek sesle
söyledi.
Tuhfe: 14475
Bu Hadisi Kütüb-i
Sitte sahiplerinden Sadece Nesai rivayet etmiştir.